Ismet Amca'yi çocuklugumdan beri tanirim. Çeyrek asri geçkin bir süredir Sirkeci'de toptan ticaret yapar, her gün Istanbul ve Anadolu'dan gelen müsterilerine hizmet verir. Hep yogundur Ismet Amca, aldığı siparişleri hizli bir şekilde müsterilerine ulastirma çabasindadır. Müsteri faturalarini da yıllardir kendisi imzalar. Ama artık mal çesidi çok, siparis ve fatura adedi artmis, imzalari yetistirmekte zorlaniyor... Eskileri bilirsiniz. Bir türlü yetki devrine yanasmaz, her seyin kontrolleri altında olmasıni isterler. Durumu bana anlatti.
- Yok mudur bunun bir kolayi evladım?
- Var Ismet Amca.
- Nedir evladım? Bu kadar faturayi imzalamak zorunda miyim?
- Matbaa, faturanin üzerine imzani da basacak veya yazıciya yazdiracaksin.
- Bak bu iyi iste.
- yalnız faturaya basılacak imzayı noterden onaylatman lazım.
- Iyi de evladım, basima bir is gelmesin.
Vergi Usul Kanunu'nda, fatura, irsaliye, gider pusulasi, müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu ve ücret bordrosu için imza zorunlulugu getirilmistir. Imza, is sahibi veya namina imzaya mezun olanlar tarafından atilmalidir. Ücret bordrosunun, müessese sahibi veya müdürüne ek olarak belgeyi düzenleyen memur tarafından da imzalanmasi gerekir.
Beyanname ve e-beyannamelerdeki imzalar
Hukuki geçerlilik bakimindan vergi beyannamelerinin mükellef veya kanuni temsilcileri tarafından imzalanmasi sarttır. Internetten gönderilen beyannamelere; kullanici kodu, parola ve sifrenin yazılip elektronik ortamda onaylanmasi ile imza atılmış sayılmaktadır. (VUK 340 No.lu G. tebliğ)
açık fatura, kapalı fatura
Imzanin faturanin altına veya üstüne atilmasi fatura bedelinin pesin tahsil edildiğini veya alicinin borçlandigini göstermektedir. Faturanin bas kısmına imza atılmışsa fatura bedeli tahsil edilmemis oluyor, yani açık faturadır. Faturanin alt kısmına imza atılmışsa fatura bedeli tahsil edilmis oluyor, yani kapalı faturadır.
Ticari teamül bu şekildedir. Yargi kararlarinda da bu teamülün -açık faturanin mal bedelinin ödenmedigine karine teskil ettigi- kabul edildiği görülmektedir. (Yargitay 19. H.D., E. 2001/5099, K. 2002/2101)
Borçlar Kanunu'nda (14.Md.) imzanin el yazısıyla olması gerektigi belirtilmiş, 15.1.2004 tarihli 5070 sayılı kanunla da elektronik imza maddeye eklenmistir. Güvenli elektronik imzanin elle atilan imza ile aynı ispat gücünü haiz oldugu belirtilmiştir. ayrıca alet ile imzanin ancak örf ve âdetçe kabul olunan hallerde ve özellikle çok miktarda tedavüle çıkarılan kiymetli evrakin imzasi lazım geldigi takdirde geçerli oldugu belirtilmiştir.
Takip eden 15. maddesinde imza atmaya gücü yetmeyen kişinin imza yerine tasdik olunmus el ile yapılmış bir alamet koymaya yahut resmi bir sahadetname kullanmaya yetkili oldugu açıklanmıştır. Imza yerine geçen işaretin ihtiyar kurulunca ve o yerde tanınmış iki kişi tarafından onanmasi gerekmektedir.( Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu Md. 297).
borçlanırken; kredi kartı slipine, çeke, senete, alacaklanırken; satış sözlesmesine, faturaya, bordroya hep aynı isaret.
Benim gözlemim, büyük çoğunluğumuz karalıyoruz, imza atmiyoruz aslında. Garip şekiller çıkıyor ortaya. Bu şekiller imzayı hukuken geçersiz kılmıyor ancak kişinin adı ve soyadıyla bagini kopariyor. Imzada ad-soyadı el yazısıyla yazılmis ve anlasılir olmali.
Islak, matbu veya elektronik olsun, tüm imzaların beklentilerinize uygun sonuçlar vermesi dilegiyle.
BILGINIZ OLSUN
Mükellefler, amortismana tabi iktisadı kiymetleri, 333 ve 339 Sira No.lu VUK G. tebliğlerinde belirlenen süre ve oranlarin (altında dahi olsa) dışında amortismana tabi tutamaz. (IVDB, 20/01/2006 tarih, VUK/331 sayılı Mukteza)
Yükümlü tarafından ödeme emrine ilişkin tebliğ alindışındaki imzanin kendisine ait olmadığı ileri sürüldügünden, tebliğin usulüne uygun olup olmadığı ve söz konusu imzanin yükümlüye ait olup olmadığı araştırılmadan davanın süre aşımı nedeniyle reddedilmesinde isabet görülmedigi. (Danıştay 9. D. E. 2001/1907, K. 2004/537, T. 21.01.2004)
Olayda davaci isçinin is sözlesmesinin hamileligi nedeniyle feshedildiği davaci tanıkları ve olaylarin gelisim seyrinden anlasılmaktadır. Fesih kötüniyetlidir. Mahkemece kötüniyet tazminat isteginin kabulü. (Yargitay 9. H.D., E. 2004/25538, K. 2005/14932, T. 28.4.2005)
DR. PARANOYAK
satışını yaptığınız araçlarınızın sigorta poliçesini de iptal ettiniz mi? Ödediginiz kasko primlerinden nakden iade almayi unuttugunuz primler olmasın!
ACFE'nin (Dünya Yolsuzluk Inceleme Uzmanlari Örgütü) 2004 yılında incelemesini yaptıgi suiistimale ugramis şirketlerde, şirket içi hırsızların yüzde 65,1'i yalnız çalışmış, yüzde 34,9'u ise iki ve daha fazla kişi (şebeke) olarak çalışmış. Suiistimallerin vaka basina ortalama yarattığı kayıp; yalnız çalışanlarda 58.500 USD iken şebeke olarak çalışanlarda 200.000 USD olarak tespit edilmiştir.
Ahmet Karabiyik / Yorum
Referans
14.10.2006